Bu haftaki konuğumuz: Melodi Zengin ve Bilge Berk

Söyleşi başlığımız “Katliam yasası bağlamında anti insan merkezci ve anti türcü politika zemini oluşturmanın gerekliliği”

Moderatörümüz Yağmur Apa

Bu söyleşimizde katliam yasası örneği üzerinden, yaşam hakkının seçici biçimde tanınmasının, insan dışı varlıkların yalnızca ‘rahatsızlık’ ya da ‘sorun’ olarak konumlandırılmasının, toplumsal norm ve pratiklerde nasıl karşılık bulduğunu değerlendireceğiz. Aynı zamanda, anti-türcü ve anti-insan-merkezci bir siyaset hattının neden sadece hayvanlar için değil, tüm ezilenler için yaşamsal olduğunu; ekolojik, sınıfsal ve etik bağlamlarda bu hattın nasıl inşa edilebileceğini tartışmaya açacağız.

Melodi Zengin kimdir?

Ege Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda müzik eğitimi alan Zengin, 2019’dan bu yana vegan yaşamanın yanısıra hayvan hakları mücadelesi yürütmektedir. Feminist hareket, LGBTİ+ hakları, ekoloji, çocuk hakları ve gençlik alanlarında aktif olarak yer almaktadır. Aynı zamanda müzisyenlik yapan Zengin, farklı yaş gruplarına müzik eğitimi vermektedir. Bu süreçte, göç deneyimi olan çocuklarla müzik temelli çalışmalar yürütmektedir.

Bilge Berk kimdir?

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olan Berk, 2002 yılından bu yana serbest avukat olarak çalışmaktadır. Hayvan haklarına yönelik mücadelesini yalnızca savunuculukla sınırlamayan Berk, aynı zamanda Çiğli Hayvan Hakları Meclisi Başkanlığı ve Kent Konseyi gibi yerel yönetim yapılarında da aktif görevler üstlenmiştir. İzmir Yaşam Hakkı Savunucuları arasında yer alan Berk, hayvan haklarına ilişkin birçok davada gönüllü hukuki destek sağlamış, aynı zamanda tiyatro ile de ilgilenmiş; “Yedi Uyurların Kıtmir’i” adlı oyunu yazıp yönetmiş ve sahnelemiştir. 85 köpek ve bir kediyle yaşamını paylaşan Berk, adalet, yaşam hakkı ve dayanışma temelinde çok yönlü bir mücadele yürütmektedir.